Çam sakızı çoban artığı Bir şiir söylentisi Yahut şair uydurması Birkaç limon damlası kadar ekşi Tatsız bir hıçkırık arkası Hayat der kimileri adına Kimileri ömür tarlası Belki deli saçması ama İçten bile değil O saçmaların Birkaçının Bizi umudumuzdan vurması Belli ki bu kadar acı Astarı sökük bir gençliğin mirası Yine de dimdik durmalıyız reis Yani işlememeli yüreğimize vesvese ve yeis Sıkıldığımız zaman Dertli çaylar içmeliyiz Heybemizde henüz yer var reis Dudak payı akşamlar biriktirdiğimiz Biz iki yolcuyuz reis seninle O zamanlar ömrünün henüz 21’i çalınan Henüz başında beklemekteyiz yolun “Bekleme”den “Sota Pınarı”na uzanan Birkaç yudum memleket dolduran ceplerine Aslanlı’dan… Tüm tokatlarına karşın rüzgârın Yolun sonuna ulaşma umuduyla Sıyrılan Ve tüm asabiyetine karşın Ütülü gömlek ciddiyeti takınan karlardan Üşütmeyen ama Fazla bakanı gözünden eden Ki hiç birisi daha fazla korkutmamış ve sarılmamıştır; Omar’ın İsmet’inden… Biz iki derişmen Köşede katalitiğimiz bekler Soğuk havayla, sıcak temas kurduğumuz gecelerden Dost veya hediye edinilen İki mülteciyiz reis Seninle biz Gurbet diyarlarına sürgün edilen Ve tüm bunlara rağmen Dilinden Umut tohumları serpilen İki bedeviyiz seninle reis Hiç zikredilmese bile Her sohbette Adından sitayişle söz edilen Her sevda da kurban edilen Gözlerine yalandan gülünen Kelimeleri ve mutluluğu Lime lime edilen Öyle ya Daha çok hayır gördük belki de Ayaktakine nazaran ölenden İki delikanlıyız biz reis Ömrünün 30’u elinden alınan Yaralarına, ateş ile pansuman yapılan Hatırlıyor musun En büyük zaiyatını hasat ederdik bozkırın Hayali patlamalar devşirdiğimiz Birkaç silindir tahta ve çividen imal edilen Her defasında elllerimize batan El bombalarından Biz iki yolcuyuz seninle reis Şimdilerde ömrünün 30’larında dolaşan Henüz başındayız yolun Beklemeden! Sota Pınarı’na uzanan Birkaç nefes memleket havası istifleyen ceplerine Aslanlı’dan… 02/04/2024 19:21 Reis’e…