Okuryazar / Yazılar / Muhalefet Ne Yapmalı: Halkın Umudunu Gerçeğe Dönüştürmek yazısını görüntülemektesiniz.

Bu bölümde yer alan yazılar Okuryazar üyelerinin; profillerinde, çeşitli kategorilerde yazdıkları bireysel yazıları, deneme, şiir, öykü, makale, bilimsel araştırma vb. tarzda yazdıkları yazılar ile oluşturulmaktadır.

0 kişi bu yazıyı beğendi
Beğen
Muhalefet Ne Yapmalı: Halkın Umudunu Gerçeğe Dönüştürmek

Muhalefet Ne Yapmalı: Halkın Umudunu Gerçeğe Dönüştürmek

Muhalefet Ne Yapmalı: Halkın Umudunu Gerçeğe Dönüştürmek Türkiye’nin mevcut siyasi atmosferinde muhalefet, halkın umudu olma fırsatını bir türlü tam anlamıyla değerlendiremiyor. Parti içi çekişmeler, ilkesiz ittifaklar ve halkın günlük sorunlarından kopuk tartışmalar, muhalefetin güvenilirliğini zedeliyor. Oysa halk, samimi, kararlı ve vizyoner bir muhalefet arıyor. Peki, muhalefet demokrasi, hukukun üstünlüğü, özgürlükler, adalet ve liyakat ilkelerine bağlı kalarak bu güveni nasıl inşa edebilir? Öncelikle parti içi çekişmeleri bırakıp, samimiyetle bir bütün olarak hareket edildiğinin görüntüsünü vermeli. Parti içi mücadelenin ve çok sesliliğin, demokrasinin gereği olduğu doğrudur. Ancak bu mücadelenin, koltuk kavgası görüntüsüne dönüşmesine izin vermemeli. Parti içi demokrasiyi güçlendirmek için açık ve şeffaf bir tartışma platformu oluşturulmalı, Parti içi tartışmalar için bağımsız bir "etik kurul" oluşturularak çekişmeler kamuoyu önünde değil, bu kurul aracılığıyla çözülmeli. Oluşturulan gölge bakanlıklar, aktif halde kendi konuları ile ilgili halkla interaktif bağ kurmalı. Sanki ülkeyi yönetiyormuş gibi saha çalışmaları ile tabandan gelen veri ve bilgilerle resmi kaynaklar tarafından açıklanacak bilgiler birleştirilerek simüle edilip kendi aralarında oluşturdukları komisyonda bunun değerlendirmesini yapmalı, ona göre politikalar geliştirmeli. İl ve ilçe örgütleri, kadın ve gençlik kolları, mahalle temsilcilikleri aktif şekilde kullanılıp, aylık saha çalışmaları istenmeli, bunlar raporlar halinde genel merkezde oluşturulacak komisyona sunulmalı, komisyon da değerlendirmeleri titizlikle yaparak projeler üretip lideri bilgilendirmeli, degerlendirme yapıldığını gösteren geri dönüşler sağlayıp örgütler diri tutulmalı. STK'lar, sendikalar, üniversiteler, alanında uzman akademisyenler, iş insanları, öğrenci temsilcilikleri sürece dahil edilerek, bilgi ve görüşlerinden maksimum düzeyde fayda sağlanmalı. Seçim güvenliği konusunda en ücra yerlere kadar örgütlenmeli. İçinde bulunduğumuz dijital çağda; Muhalefet, sosyal medyayı etkili bir şekilde kullanarak; tüm kesimlere, özellikle gençlere hitap eden yaratıcı kampanyalar düzenleyip katılımlarını sağlanmalı. Örneğin: Gençlerin sorunlarını dinleyen ve çözüm önerilerini paylaşan canlı yayınlar, halkın Katılımıyla, Sosyal medya üzerinden anketler ve öneri toplama kampanyaları, muhalefetin yönettiği bölgelerdeki projeler, kısa ve etkileyici videolarla tanıtılmalı. Halka, hayallerini gerçeğe dönüştürmek için önlerinde bir fırsat olduğu anlatılmalı. Kısır gündem tartışmalarından uzak durup, halkın refahını artıracak politikalar üretilmeli. Televizyonların tartışma programlarında, gündelik siyasetten uzak durup, konusunda uzman kişilerle, ülke sorunlarına odaklanan söylemlerin dışına çıkmamalı. Sözcüleri dışındakilerin, demeçler verilmesinin önüne geçilmeli. “Halkın önerilerini toplamak için vatandaş ile bağ geliştirilebilir, böylece herkes politik sürece doğrudan katılabilir. Örneğin bir annenin, çocuğunun okulda sağlıklı bir öğün yiyemediği için endişelerini, bir çiftçi, ürününü satamayıp borç batağına sürüklenmekten duyduğu kaygıyı ve benzer hikayeleri dinlemeli ve her bir vatandaşın sesini duyduğunu göstermeli. Muhalefet, halkın sesini duymak için her ilde aylık "Vatandaş Forumları" düzenlemeli. Bu toplantılar her ilde, her ilçede mahalle salonlarında ve çevrimiçi platformlarda yapılmalı. Örneğin, bir çiftçinin tarım önerisi veya bir gencin eğitim talebi, bir "Taban Önerileri Komisyonu" aracılığıyla politikaya dönüştürülmeli. Öneriler şeffaf bir şekilde değerlendirilip, her üç ayda bir halka raporlanmalı. İç referandumlar ve halk toplantılarıyla tabanın liderlerle bağı güçlendirilmeli. Böylece muhalefet, her vatandaşın sesini duyarak gerçek bir umut hareketine dönüşebilir. Muhalefet, güç kazanmak uğruna ilkelerinden ödün vererek, kendi partisinden dışlanmış, kendi çıkarına hareket eden isimlerle ittifak yapmaktan vazgeçmeli. İttifaklar, yalnızca ortak değerler ve halkın çıkarları etrafında şekillenmeli. Örneğin, dışlanan ve kovulanlarla değil, eski partilerinin politikalarına karşı çıkarak ayrılan ve net bir vizyon sunan, demokrasi ve adalet ilkelerine bağlı partilerle, ilkelerden taviz vermeden iş birliği yapılabilir. Alınan İttifak kararları, halka şeffaf bir şekilde anlatılmalı ve ortak hedefler bir manifesto ile duyurulmalı. Bir belediye başkanı, ya da bir milletvekili iken kendi partisinden ayrılarak gelenlere mesafeli yaklaşılmalı, gidenleri de hemen gündeminden çıkarmalı. Onun yerine, daha önce başka partilere oy vermiş halkın, muhalefete yönelmesini sağlayacak politikalar üretilmeli. Siyasi etik yasasının, mutlaka hayata geçirileceğini vaad etmeli. Partisinden istifa eden bir belediye başkanı veya milletvekilinin bulunduğu makamdan da istifa etmiş sayılacağını yasal hale getirileceğini vurgulanmalı. Yolsuzluk,rüşvet, adam kayırma, vatandaşları aldatmaya yönelik davranış ve eylemlerde bulunma gibi kamu gücünün kötüye kullanılmasına asla izin verilmeyeceği; aksi durumda bu tür davranışta bulunanların en ağır şekilde cezalandırılacağının güvencesi verilmeli. Ayrıştırıcı değil, birleştirici bir dil kullanarak; huzur ortamının oluşmasının teminatı olduğunu göstermeli. Vaadler gerçekçi, güven veren ve uygulanabilir olmalı; vaadlerin yerine getirilmesinin ancak iktidar olmakla ve mecliste çoğunluğun sağlanması ile mümkün olacağını belirterek, seçmenleri de sürece ve sorumluluğa ortak etmeli. Muhalefet, halkın günlük sorunlarına somut, uygulanabilir çözümler sunarak güven inşa etmeli. Bu çözümler, demokrasi, adalet, liyakat özgürlük ve kalkınma lkelerine dayanmalı. Güçler ayrılığı ilkesinin tavizsiz uygulanacağını, Adaletin herkese eşit dağıtılması için yargı bağımsızlığını sağlayacaklarını, atamaların mutlaka liyakat odaklı olacağını, örneğin üst düzey yargı atamalarının bağımsız bir komisyon tarafından şeffaf bir şekilde gerçekleştirileceginin sözünü vermeli. Aile yapısının korunmasını sağlamak için projeler geliştirip, sosyal hizmetler, yardımlar ve rehabilitasyon programları, kadın, çocuk, engelli ve yaşlılara yönelik politikalar üretilecegini, sosyal politikaların geliştirileceğini, örneğin hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceğini, kadınlar için eşitlik ve güvenlik politikalarının geliştirilip, nasıl uygulanacağını net bir şekilde izah etmeli. İş gücü piyasasının düzenlenerek, sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılacağını, emeklilik, sigorta ve işsizlik fonlarının yerinde kullanılacağını, iş sağlığı ve güvenliği standartlarının yükseltileceğini, Örneğin İktidara gelince emekli maaşlarını ne oranda iyileştireceğini, emekli maaşlarının en az asgari ücret seviyesine çekileceğini ve her yıl enflasyon + refah payı oranında artırılacağını. Asgari ücretlinin, o günün koşullarında maaşının ne kadar olacağını ve enflasyon + refah payı verilerek alım gücünü artıracağını, dar gelirli ve yoksul ailelerin refah seviyesini ne düzeye getireceğini, Memurlar, işçiler, akademisyenler ve diğer Çalışanların kendi aralarındaki ücret adaletini nasıl sağlayacağını, refah seviyelerini nasıl yukselteceğini anlatmalı. Kamu atamalarında ve işe alımlarda liyakatın esas alacağını, örneğin bir akademisyenin veya memurun terfisi, yetkinlik ve başarı kriterlerine göre değerlendirileceğinin sözü verilmeli. Çevre kirliliğinin nasıl önlenecegini, kentleşme ve yapı denetiminin titizlikle ele alınacağını, iklim değişikliği politikalarının neler olduğunu, afet risk yönetimi ve sürdürülebilir çevre planlamasının yapılarak acil olarak ele alınacağını, örneğin erken uyarı sistemleri ve depreme dayanıklı altyapı projelerinin hayata geçirileceginin sözü verilmeli. Yurt dışı diplomatik ilişkilerin ülke çıkarları gözetilerek yürütülmesini, uluslararası anlaşmaların müzakere sonuçlarını, yurt dışındaki gelişmeler hakkında bilgi toplama ve raporlamaların yapılıp, şeffaf bir şekilde olabildiği kadarı ile anlatılarak vatandaşların bilgisine sunulacağı, dış politikada "yurtta sulh,cihanda sulh" diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkesine bağlı kalarak barışçıl ve yapıcı bir yaklaşım benimseneceğini, bölgesel iş birliği platformları kurularak, komşu ülkelerle ekonomik ve kültürel bağların güçlendirileceğini, AB'ye girmek için gerekli reformların yapılıp, bu süreci hızlandıracak adımlar atılacağını belirterek bir hedef ortaya koymalı. Enerji kaynaklarının (petrol, doğal gaz, yenilenebilir) aranması ve işletilmesinin belirli kurallara baglanacağını, madenlerin optimum verimlilik yönetimi, enerji politikalarının neler olduğunu ve uluslararası enerji işbirliklerinin getirileri izah edilmeli. Örneğin Yenilenebilir enerjiye geçişe hız verileceğini, rüzgar enerjisi çiftlikleri kurularak, enerji ithalatının azaltılacağını ve buna bağlı olarak yerel istihdamın artırılacağını söylemeli. Gençlik kampları, spor tesisleri ve etkinliklerinin organizasyonunda, tüm gençlerin faydalanması için ne gibi düzenlemeler yapılacağını, spor federasyonlarının denetiminin titizlikle ve nasıl yapılacağını, gençlik politikalarının nasıl geliştirileceğini, ulusal ve uluslararası spor faaliyetlerinde başarıyı en üst seviyeye çıkaracak yatırımların neler olacağını belirtmeli. Örneğin gençler için teknoloji ve istihdam odaklı projeler üretilip, hayata geçirileceğini, yurt, yemek ve barınma sorununu nasıl çözeceğini anlatmalı. Kamu maliyesinin yönetimi, şeffaf bir şekilde olacağını, bütçe hazırlığı yapılırken, vergilerle açık kapatmak yerine , halkın refah seviyesinin yükseltilmesi için gerekenlerin yapılacağını, gümrük politikalarının neler olduğunu, hazinenin yükünü artıran giderlerden vazgecilip, kamuda tasarruf politikasının sıkı bir şekilde tavizsiz uygulanacağını, Ekonomik istikrarın nasıl sağlayacağını. Örneğin, Merkez Bankası’nın bağımsızlığını güçlendireceğini, Devlet Planlama Teşkilatı'nın yeniden kurulacağını, kamu harcamalarını şeffaf hale getireceğini ve vergi sistemini adil bir şekilde reforme edeceğini, açıklamalı. Örneğin Enflasyonu düşürmek için yapısal reformları şeffaf bir şekilde açıklayıp, halka nasıl fayda sağlayacağını netleştirmeli. İç güvenlik ve asayişin ,emniyet ve jandarmanın koordinasyonu ile en üst seviyede sağlanacağını, yerel yönetimlerin titizlikle denetleneceğini. nüfus, vatandaşlık ve göçmenlik hizmetlerinin hızlı ve titizlikle yürütüleceğini, sivil savunma ve afet yönetiminin ne şeklide iyileştireceğini, Terörle mücadelenin kararlılıkla yürütüleceğini, örneğin toplum temelli güvenlik sistemi kurularak herkesin kendini güvende hissettiği bir sistem kurulacağını, artan sığınmacı sorununu nasıl ve ne zaman sürede çözeceğini şeffaf bir şekilde anlatmalı. Kültürel mirasımızın korunması konusunda ne gibi çalışmalar yapacağını, müzeler, tiyatrolar ve kültürel etkinliklerin ucuz ve ulaşılabilir olacağını, turizm politikalarının geliştirililerek, ülkeye gelen turist sayısını nasıl artıracağını ve gelen turistin ülkesine nasıl memnun döneceğini, bunun icin gerekli tanıtım kampanyaları düzenleneceğini, vatandaşların ülke içinde turistik seyahatler yapabilmesinin imkanlarının yaratılacağını, tarihi eserlerin restorasyonu ile ilgili komisyonlar kurulacağını, örneğin, Kültürel mirası korumak için, her ilde bir "Tarihi Eser Koruma Fonu" kurulacağını, yerel yönetimlerle iş birliği yapılarak, tarihi eserlerin restorasyonunun hızlandırılacağını anlatmalı. Okul ve eğitim kurumlarında ; müfredat, çocuklarımızın zihinsel ve ruhsal gelişimine katkı sağlayacak düzeyde yapılandırılacağını, öğretmen atamalarının mülakata tabi tutulmadan, sınavlarda en yüksek puandan aşağıya doğru sıralamaya göre yapılacağını, eğitim standartlarının yükseltileceğini, okullarda hijyen ve güvenlik sorununun tamamen ortadan kaldırılacağını, okul öncesi, ilköğretim ve yükseköğretim hizmetlerinin gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarılacağını, Örneğin geleceğimiz olan çocukların, eğitim sisteminden eşit ve ücretsiz nasıl yararlanacağını, okula beslenmesi olmadan gitmek zorunda olan çocukları bundan nasıl kurtaracağını, her öğrenciye sağlıklı bir öğün sağlanarak, çocukların hem fiziksel hem de zihinsel gelişiminin destekleyecek uygulamalar getireceğini, örneğin eğitimde eşitlik için, her çocuğa ücretsiz tablet ve internet erişimi sağlanacağını, dijital eğitim platformları kurularak, kırsal bölgelerdeki çocukları da kaliteli eğitime ulaştıracaklarını, her ailenin çocuklarının geleceğinden emin olacağı bir Türkiye'nin nasıl inşa edileceğin anlatmalı. Savunma sanayiinde yerli üretimin artırılacağını, savunma teknolojilerindeki inovasyon modeli uygulanarak, yerli İHA ve SİHA üretim kapasitesinin genişletileceğini, askeri personel yönetiminin kriterlerinin neler olacağını, Ordumuzu modern bir yapıya kavuşturacağını ve güçlendireceğini, ulusal güvenlik stratejilerinin neler olduğunu, Uluslararası savunma işbirliklerinin kurulacağını belirtmeli . Örneğin derhal, asgari hastanelerin yeniden Türk Silahlı Kuvvetleri'ne devredilerek daha modern ve işlevi artırılmış bir yapı kurulacağını vaad etmeli, Halk sağlığının korunması konusunda neler yapılacağı; hastaneler ve sağlık ocaklarının denetiminin titizlikle sağlanacağını, ilaç ve tıbbi malzemeye ulaşımın kolaylaştırılacağını, salgın hastalıklarla mücadele tedbirlerinin alınıp, ayrıca nasıl mücadele edileceğini, sağlık hizmetlerinin kolay erişilebilir olacağını, örneğin herkese eşit sağlık hizmeti için, hastanelerde randevu süreleri kısaltılacağını, acil servislerde bekleme sürelerinin en aza indirileceğini topluma anlatmalı. Sanayi politikalarının geliştirerek Ar-Ge ve inovasyon destekleri sağlanacağını, teknoloji transferinin desteklenecegini, endüstriyel yatırımların teşvik edileceğini, standart ve kalitenin öncelenecegini, üretim ve istihdam konusunda teşvikler sunulacağını, örneğin Ar-Ge yatırımları için, teknoloji start-up’larına özel teşvikler verilecegini "inovasyon fonu" kurularak, genç girişimcilerin destekleneceğini anlatmalı. Tarım, hayvancılık ve ormancılığın geliştirilerek hem üretime bağlı olarak dışarıya bağımlılığın azaltılması hem de istihdamın artırılması için; çiftçilere kredi ve destek sağlanacağını, çiftçiler için tarım reformlarının hayata geçirileceğini, su kaynaklarının nasıl verimli yönetilecegini, orman yangınları ve erozyon önlemede ne gibi önleyici tedbirler alıp nasıl mücadele edileceğini izah etmeli. Örneğin çiftçilere güneş paneli kurulum desteği sağlanacağını, Çiftçilere tohum ve gübre desteği sağlanacağını, kooperatif modelleriyle, küçük çiftçilerin ürünleri doğrudan tüketiciye ulaştırılarak ürünlerinin değerinde satılmasını sağlayacağını anlatmalı. İhracat ve ithalatın bir dengeye oturtulup, ihracatı ithalat karşısında güçlendirecek adımlar atılacağını, ticaret antlaşmalarının sıkı müzakereler ile ülkemizin lehine geliştirmek için tedbirler alınacağını, gümrük hizmetlerinin sağlıklı yürümesi için yeniden yapılandırılacağını, kooperatifçiliğin geliştirilmesinde öncülük edileceğini, pazar araştırmaları yapılarak ihracat ve ithalatta en verimli sonucun alınacağını, haksız rekabetin önlenmesi için cezaların artırılacağını, ihracatı artırmak için, KOBİ’lere dış ticaret danışmanlığı sağlanacağı, İhracat odaklı eğitim programlarıyla, yerel üreticiler küresel pazarlara açılama imkanının sağlanacağı belirtilmeli. Karayolları, demiryolları, hava ve deniz yollarının inşası ve bakımı konusundaki yapacaklarını, liman ve havalimanlarının nasil yönetileceği, demiryolu ağları modernize edilerek daha konforlu ve ucuz yolculuk yapabilmenin yollarının neler olacağını, en ucuz fiyata en konforlu yolculuğun sağlanacağını, iletişim altyapısının güçlendireceğini, örneğin en ucuz şekilde her eve internet sağlanacağını, gençlere ve ilköğretim öğrencilerine ücretsiz olacağını anlatmalı. Kısaca toplumun tüm kesimini kucaklayan ve onların sorunlarını gördüklerini ve her kesime ayrı ayrı hitap eden politikalarının olduğunu ve bunun mutlaka gerçekleşeceğine dair söz verilmeli. Muhalefet, sadece sorunları çözmekle yetinmemeli; bir babanın çocuğunun geleceği için umutlanmasını, bir gencin iş bulma kaygısından kurtulmasını sağlamalı. Herkesin kendini güvende olacağının guvenini oluşturulmalı. Başarı hikayelerini paylaşıp, muhalefetin yönettiği belediyelerdeki başarılı projeler halka daha etkili şekilde anlatılmalı.Örneğin ücretsiz öğrenci yurtları, halk ekmek projeleri, kırsal kalkınma girişimleri veya çiftçilere tohum desteği gibi uygulamalar, muhalefetin halk odaklı vizyonunu yansıtır. Bu başarılar, bir “Umut Kampanyası” ile sosyal medyada ve yazılı ve görsel mecralarda, toplantılarda anlatılmalı. Muhalefet, sadece eleştiren değil, halkın hayallerini gerçeğe dönüştürecek bir umut hareketi olduğunu ve bu gücün kendilerinde olduğunu göstermeli. Muhalefet, halkın güvenini kazanmak için samimiyetle birleşmeli, ilkesinden ödün vermeden ittifaklar kurmalı ve halkın her kesimine hitap eden somut çözümler sunmalıdır. Ancak bu şekilde, Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek bir güç haline gelebilir. https://x.com/hseynalayan1
Beğen, Paylaş ve Yorum Yap
Diğer sosyal mecralarda da paylaşmayı sakın unutma :)
...

Bu Yazının Yorumları

Son Yorumlar

Emre Bağce- 1 hafta önce

Yorumunuz için teşekkür ederim Mehmet Ali Bey. Var... Neden Yabancıya Ucuz, Türk'e Pa...

Mehmet Ali Zengin- 1 hafta önce

Gayet açıklayıcı ve bilgilendirici bir yazı okudum.... Neden Yabancıya Ucuz, Türk'e Pa...

Mirze Mirzelioglu- 1 hafta önce

Bütçe açığı için yüksek faizle borçlanma, kamudaki... Neden Yabancıya Ucuz, Türk'e Pa...
Daha Fazlasını Gör