"İnsanlar yanlızca kitaba girmiş şeylere önem veriyor, kitaba girmedikçe bir doğruyu geçerli saymıyorlar. Okudum demek, birinden duydum demekten daha geçerli. Kanıtlarımızı kitapçı dükkanından alıp kullanmak, gördüklerimizden çıkarmaktan daha üstün gibi gelir. Belki gözümüzün önündekileri ayıklayıp değerlendirmeye, onları eleştirip örnek haline getirmeye kafamız yatkın değil. Çünkü kendi tanıklığımıza güvenecek kadar bilgin değiliz" Bu sözler zamanımınızdan beş yüz yıl önce Montaigne tarafından söylenmiş, insanların kitaplara ne kadar güvendiğini anlatıyor. Bu güven günümüzde arttı mı sizce? Herhangi bir konuda kitaplara mı güveniyoruz yoksa daha kolay olan kulaktan dolma bilgilere mi? Sorunun cevabı basit. Kitapların beş yüz yıl süren saltanatı bitiyor. Artık bilgiye çok kolay ulaşıyoruz, ulaştığımız bilginin ne kadar doğru olduğunun farkına varmadan. Kitaplar bilgiye ulaşma konusunda çok zaman istiyor, bu doğru ama bilginin yüzeysel olmasını engellemekteler. İnternetten okuyup elde ettiğimiz bilgi kısa sürede hafızamızdan silinip giderken kitaplardan elde ettiğimiz bilgiler ise beynimizde kalıcı oluyor. Ne kadar inkar etmeye çalışsak da emek vermeden hızla elde edilen yüzeysel ve kaynağı belirsiz bilgi sağlıksız oluyor. İnsanlar yıllar boyu zamanda yolculuk hayalleri kurar. Aslında zaman makinesi günümüzden beş asır önce Gütenberg tarafından bulunmuştur. Matbaa bir zaman makinesidir. Ben şimdi bilgisayarımın başında Montaigne isimli yazarın kitabını okurken onun düşüncelerini özümsemeye çalışırken zamanda yolculuğumu tamamlamış oluyorum. Ve beş asır sonra Denemeler'in yazarına kitaplar konusunda kendisine katılmadığımı belirtmek istiyorum. İnsanlar bence kitaba giren bilgilere önem vermeye devam etmeli. Kaynağı belli olan bilgiye sahip çıkmalı ve sorgulayan beyinlere sahip olmalı. Bunun tek yolu ekran karşısında uzun videolar izleyerek ya da yalan yanlış bilgiler saçan seviyesi düşük internet siteleri değil, kitaplar olmalı. Ve onların beş yüz yıl süren hükümdarlığı nice asırlar devam etmeli. Yaşasın kitap okumak!