Okuryazar / Yazılar / Ev (Mesken - Hane - Yuva) yazısını görüntülemektesiniz.

Bu bölümde yer alan yazılar Okuryazar üyelerinin; profillerinde, çeşitli kategorilerde yazdıkları bireysel yazıları, deneme, şiir, öykü, makale, bilimsel araştırma vb. tarzda yazdıkları yazılar ile oluşturulmaktadır.

  • Yazar: semih akşeker
  • Kategori: Mimari
  • Bu yazı Okuryazar’a 2 yıl önce eklendi ve şu anda 0 Yorum bulunmaktadır.
  • Gösterim: 583
3 kişi bu yazıyı beğendi
Beğen
Ev (Mesken - Hane - Yuva)

Ev (Mesken - Hane - Yuva)

Aklıselim ve zevkiselim sahibi milletimiz eve mesken demiş, hane demiş, yuva demiş, lâkin konut dememiş, diyememiştir. Konut, konmaktan mütevellit kaba-saba, uyduruk, çirkin bir kelime, üstelik yerleşikliği değil ziyadesiyle göçebeliği çağrıştırıyor. Neyse ki halkımız engin bilgelik ve öngörüsüyle bu meş'um kelimeye itibar etmemiş, bu uğursuz kelime de konut kredisi gibi bir bankacılık terimi olmaktan daha öteye gidememiştir. Ancak kabına sığmayan Türkçemizin sadece bir ev kelimesi ile yetinmesi mümkün değildi. Nitekim Arapça'dan yer/yurt/diyar manasında “mesâkin”i beğenip almış, onu da kendine has bir zeka kıvraklığıyla "mesken" yapıvermiş, pek de isabet etmiştir. Mesken, hane, yuva, üçü de pek hoş, üçü de pek şirin, üçü de pek güzeldir, his ve gönüller okşamaktadır. Geçmişte bir Türk ailesi için ev; sükûnete müheyya bir yuva, kötülüklerden korunmaya vesile bir sığınak, adeta manevi bir atmosfer idi. Ev; acı, tatlı hayal ve hatıraları ile ecdat yadigârı idi. Ev; üç neslin bir arada yaşadığı bir ikametgâh idi. Ev; tarhana, salça, erişte imal edilen iktisadî bir işletme idi. Ev; doğum, sünnet, nişan, düğün, hastalık, ölüm mahalli idi. Ev; uzun kış geceleri ocak başlarında, serin yaz akşamları kamelyalı bahçelerinde çaylı çörekli ikramlar, doyumsuz tatlı sohbetler ile bir muhabbet meclisi, bir cennet bahçesi idi. Ev; sevinç, ev neşe, ev hüzün, ev her şeydi, ev hayatın ta kendisi idi. Yahya Kemal Beyatlı ev özlemini şöyle dile getiriyor; Kaç kişiden hasretli bir sesle: ‘Ah bir evim olsa, hayatta başka bir şey istemezdim!’ temennisini işittim, böyle bir arzuyu besleyen kaç kişi nerede ve nasıl bir ev tahayyül ettiğini anlattı. Benim birkaç erkek ağzından işittiğim bu hasret kadınlarımızın kalbinde kim bilir ne kadar derindir? Onlar böyle bir sa’âdeti acaba nasıl özlerler? Bizim ki lisânımızda izdivâc kelimesi ‘ev’lenmek masdarıyla ifâde olunur, izdivâc etmiş erkeğe ve kadına ‘evli’ denilir, ‘ev bark’ hayatta en güzel bir kıymeti ifade eder, ‘ev kadını’ kadınlığa izâfe edilen en yüksek bir sıfattır… Şimdi ‘Ah bir evim olsa!’ diyenler çok ırsî bir arzuyu ifade ediyorlar. Behçet Necatigil usta bir şiirinde evi şöyle terennüm eder; Dünyada mutluluk adına ne varsa başkaca. Evcek, evlerde yaşar yaşarsa Lâkin edipler, şairler evi böyle terennüm ededursunlar, köprülerin altından çok sular akmıştır. Ev artık yuva değil mal, alınan satılan bir ticari metadır. Ev, kira getiren bir gelir kaynağı, müşteri bulunursa değiştirilecek bir yatırım portföyüdür. Bitmedi; ev, güç ve kudretin sergilendiği bir prestij mekânı, eşyaların teşhir edildiği şaşaalı bir salondur artık. Necip Fazıl Kısakürek de evi özlemle yâd ediyor; Evim! Ahşap ev; camlarından kızıl biberler sarkan! Arsız gökdelenlerle çevrilmiş önün, arkan! Kefensiz bir cenaze, çırılçıplak, ortada... Garanti yok sen gibi faniye sigortada! Bir köşende anneannem, dalgın Kuran okurdu Ve karşısında annem, sessiz gergef dokurdu. Çam kokulu tahtalar, gıcır gıcır silinmiş; Sular cömert, "temizlik imandandır" bilinmiş... Komşuya hatır soran sıra sıra terlikler. Ölçülü uzaklıkta, yakın beraberlikler... Seni yiyip bitiren, kırk katlı ejder oldu; Komşuluk, mana ve ruh, ne varsa heder oldu; Bir yeni nesil geldi, üst üste binenlerden; Göğe çıkayım derken boşluğa inenlerden... Seninle sarmaş dolaş, kökten bozuldu denge; Vuran kimse kalmadı bu davayı mihenge... Şimdi git, mahkemede hesap ver, iki büklüm; Cezan, susuz, ekmeksiz, olduğun yerde ölüm Evim, evim, vah evim, gönül bucağı evim! Tadım, rengim, ışığım, anne kucağı evim!
Beğen, Paylaş ve Yorum Yap
Diğer sosyal mecralarda da paylaşmayı sakın unutma :)
...

Bu Yazının Yorumları

Son Yorumlar

Murat şenocak- 2 hafta önce

Yazan kişiye anlamlı geliyordur elbette ama bana hi... Senin Etkin

Burcu Biter- 3 hafta önce

Merhaba, uzun zamandır profilime bakmadığım için me... Sorgulama (Mutsuzluk Hali)

Emircan ERDAL- 3 ay önce

Merhaba, kelimelerin özenle dokunduğunu görmemek im... Sorgulama (Mutsuzluk Hali)
Daha Fazlasını Gör