Kişisel fikrim, bir taraf tutmaması yönündedir. Türkiye’nin bir taraf tutmadan önce önceliklerini düşünerek hareket etmesi gerekmektedir. Peki Türkiye’nin öncelikleri neler? İsterseniz birlikte tartışalım. 1-) Türkiye, enerji bağımlısı bir ülkedir ve enerji ihtiyacının %50’sinden fazlasını Rusya’dan almaktadır. Enerji bağımlısı bir ülkenin dış politikada hamleleri de sınırlıdır. Enerji almayı bırakalım demek mümkün değildir. Sanayiden tutun da evlerin ısınmasına kadar bir bağımlılık söz konusudur. Enerji almayı bıraktığımızda başka bir ülkede aynı büyük ölçekte enerji bulmamız da oldukça güçtür. İçinde bulunduğumuz şartlar keskin kararlar almamamız gerektiğini göstermektedir. 2-) Türkiye’nin Mersin Akkuyu’da inşası bitmek üzere olan ilk Nükleer santrali Ruslar tarafından inşa edilmektedir. Bu bağlamda yaşanacak bir gerilim farklı sonuçlar ortaya çıkartabilir. Ayrıca Ukrayna’ya satılan SİHA’lar ise Türkiye’nin ekonomisini etkileyen diğer bir unsurdur. 3-)Türkiye ve Rusya arasında hem ihracat hem de turizm açısından büyük bir kazanım vardır. TÜİK 2021 verilerine göre Rusya, Türkiye’nin ihracatında 5 milyar 800 milyon dolar ile 10 sıradadır. Ukrayna ise bu sıralamada 20'incidir. Ukrayna ve Rusya’dan gelen turistler Türkiye’nin dışarıdan gelen turist sayısının %27’sini oluşturmaktadır. Rusya ve Türkiye ya da Ukrayna ve Türkiye arasında yaşanan her türlü gerginlik doğrudan Türkiye’nin ekonomisine olumsuz yansıyacaktır. 4-) Türkiye ekonomik-politik gerekçelerle Avrasya bölgesinde etkin bir güç olmak istiyorsa Rusya ile ilişkilerini belirli bir düzende tutmak zorundadır. Aynı zamanda Ukrayna ile de. İran, Suriye, Yunanistan gibi komşuları ile arası bozuk olan Türkiye Rusya ve Ukrayna ile arasını bozmamalıdır. Olaylara mantıksal ve gerçekçi yaklaşılmalıdır. Rusya’nın Avrasya bölgesinde var olan ve günbegün artan nüfuzunu görmezden gelinmemelidir. Dengeli bir dış politika Türkiye’nin geleceği için oldukça önemlidir. Bu sebeple tarafsız bir tutum sergilemek Türkiye'nin çıkarına olacaktı. Esmanur Kadak