Okuryazar / Sanatçı / Kel Hamza Şenses isimli sanatçıyı görüntülemektesiniz.

Kel Hamza Şenses

  • Müzik Türü: Halk Müziği
  • Albüm Sayısı: 1
  • Gösterim: 983
  • Sanatçı, Okuryazar’a eklendi ve şu anda 0 yorumu bulunmaktadır.
1 kişi bu sanatçıyı beğendi
Kel Hamza Şenses kimdir? Hayatı, Albümleri, Türküleri


Hamza Şenses Urfa’nın ilk akla gelen ses sanatçılarından biridir. “Kel Hamza” lakabıyla tanınan sanatçının adı plaklarda “Urfalı Hamza Şenses” olarak geçer.

Kel Hamza, 1904 yıllında Urfa’nın Büyükyol semtinde doğdu. Sülalesi “Hacı Hamolar” lakabı ile bilinir. Anne tarafından Tanburacıoğulları’ndandır. Babasının adı Mustafa, annesinin ise Zeliha’dır. Şenses, dayısının kızı “Hanım” ile evlenmiş, Hayriye, Zeliha ve Türkan isminde üç kızları olmuştur. Ses sanatkârı ve bestekâr olan Hamza Şenses, 1939 yılında Urfa’da Nacar Pazarı üstünde bulunan Çardaklı Kahve’den düşerek hayatını kaybetmiştir. Bu olayın sebebi ve nasıl yaşandığı aşağıda nakledilmiştir. Mezarı Bedi-üz zaman Mezarlığı’nda Hızmalı Köprü’nün karşısındadır.


Hamza Şenses’in Müzik Çalışmaları

Hamza Şenses, ilkokula gitmemiş, ancak okuma yazmayı kendisi öğrenmiştir. Genç yaşından itibaren şiirler yazmış ve besteler yapmıştır.

Hamza Şenses’in mesleği keçeciliktir. Sesi güzel olduğu için çalışırken kendi kendine türkü, hoyrat söylermiş. Hoyrat okuduğu bir sırada, ustası ve arkadaşları sesinin güzel olduğunu, neden plak çıkarmadığını sormuşlar. O vakitler Urfa’da eğlence için müzik yapıldığı, para karşılığı çalıp-söylemek, ayıp karşılandığı için Hamza düşünüp taşınmış, konuyu dayılarına açmıştır. Dayıları da “yetimsin, ihtiyacın vardır, sesin de güzel, sen ne dilersen karar ona karar ver” deyince, çeşitli yerlerde okumaya başlamıştır. Halk tarafından sevilip takdir edilince, plak çıkarıyor; ünü Urfa sınırlarını aşıyor ve farklı şehirlerden gazinolarda çalışmak üzere teklifler almaya başlıyor. Böylece vefat ettiği güne kadar gerek Urfa’da, gerekse farklı şehirlerde müzik meclislerine, konserlere katılıyor ve gazinolarda ses sanatçısı olarak çalışıyor.

Bağlama, tambur ve cümbüş çalmasını bilen Hamza Şenses, Urfa’nın ünlü ses sanatkârı Mukım Tahir'le aynı dönemlerde yaşamıştır. Şanlıurfa'da Çardaklı Kahve ve Aynzeliha Gazinosu’nda programlar yapmıştır. Bir müddet de Diyarbakır, Gaziantep, Adana ve İstanbul sahnelerinde söylemiştir. Hamza Şenses, Urfa sıra geceleri, dağ yatıları ve asbap gecelerinde kurulan müzik meclislerine katılmış, dönemin müzik ustalarıyla meşk etmiştir. 11 Nisan Urfa’nın düşman işgalinden kurtuluşu nedeniyle düzenlenen gecelere katılmış, radyo programları yapmıştır. Urfa Halkevi müzik grubu ile yıllarca sahneye çıkmış, sayısız konserler vermiştir.

Hamza Şenses’in altı plak kaydı bulunmaktadır. TRT repertuarındaki Adam ağladan oldum, Aşkın ne derin yâreler açtı ciğerimde, Diyarbakır bu mudur, Kışlalar doldu bugün, Nere gidim kardaş nerem var, Ne hoş olur mahpushane havası, Urfa dağlarında gezdiğim çağlar gibi türkü ve uzun havalar kaynak kişi olarak Hamza Şenses’ten derlenmiştir. Şenses’in sesi çok güzel, güçlü ve yanıktır. Bilhassa hoyrat ve gazelleri fevkalade güzel okumuş ve dinleyenleri etkilemiştir. Sesi o denli yüksekmiş ki, gece Urfa Kalesi’nde okuduğunda, 6-7 kilometre mesafedeki Karaköprü’de sesi duyulurmuş. Plaklara okuduğu uzun havaları, kendine has tavırla okumuştur. Günümüzde birçok sanatçı bu uzun havaları, Hamza Şenses’in okuduğu şekilde okumaktadır.


Hamza Şenses’in Kişilik Özellikleri

Hamza Şenses; titiz bir insandır, temiz giyinmeyi sever, devamlı başında fötr şapka, takım elbise giyer, kravat takar. Urfa’nın 1930-40’lı yıllarına göre çok modern giyinen biri olarak tasvir edilir.

Kibar ve duygusal bir kişi olan Hamza Şenses, çocuklarına çok düşkündür. Onlarla sohbet etmeyi, şakalaşmayı, onlara hediye almayı sever. Annesi ile kıra giden kızı Türkan’ın, kayadan düşerek beyin kanaması geçirmesi, yıllarca hasta yatması ve ölümü, Hamza Şenses’i derinden etkilemiştir. Çok sevdiği kızının ölümü üzerine ”Aşkın ne derin yareler açtı ciğerimde / Bir makbere döndü koca dünya nezerimde” sözleriyle başlayan uzun havayı bestelemiştir.

Az sayıda plak yapmış olmasına rağmen sesi ile tüm yurtta tanınmış, devrinin en ünlü türkü okuyucularından biri olarak kabul edilmiştir.


Hamza Şenses’in Çardaklı Kahve’den Düşüp Ölmesi Olayı

Hamza Şenses,1940’lı yıllarda Urfa’nın içkili ve müzikli yeri olan ve Herrane Kedosu’nun işlettiği Çardaklı Kahve’de haftanın birkaç günü program yapmaktadır. Programı olmadığı bir gece Hamza’nın evde canı sıkılır. Çalıştığı Çardaklı Kahve’ye gitmek üzere giyinir. Kızı Zeliha’yı yanına çağırır “Kızım ben gidiyorum bir diyeceğin var mı” diye sorar. Boynunu göstererek “Beni buradan öp, beni kokla, baba kokusu buradan gelir” diyerek, kendisi de kızını öper ve evden ayrılır. Çalıştığı yere gelip uygun bir masaya oturur. Yiyeceğini içeceğini söyler. Bu sırada başka masada oturanlar “Hamza biliyoruz izinlisin ama sen olmadan olmuyor. Çık bizim için birkaç eser oku” derler. Hamza da “Madem ısrar ediyorsunuz, çıkıp sizin için bir tane okuyayım” der. Sahneye çıkıp bir türkü okur. Sahneden inerken orada bulunanlardan biri kendisini ısrarla masalarına davet eder. O, teşekkür ederek kendi masasına yönelir. Çağrılan masaya gitmediği için o masadakiler kendi arasında tartışmaya başlar. O masada oturanlardan biri “Bu Hamza da kendini çok beğenmiş, tenezzül edip masamıza gelmedi” der, öbürü de “Hamza benim arkadaşım, arkadaşıma laf söyleyemezsin” diye cevap verir. Tartışma kavgaya dönüşür. Hamza onların yanına gelip, “Ayıptır, arkadaşsınız, niye kavga ediyorsunuz, yiyin için güzel güzel evinize gidin” der. Mevsim kış ve her taraf karlıdır. Masada oturanlardan biri: “Zaten kavga senin yüzünden çıktı, yürü git” deyip Hamza’yı iter. Çardaklı Kahve’nin de etrafı ince tel örgü ile kaplıdır. Alkol de almış olan Hamza, itelemenin tesiri ile ince tel örgünün üzerine düşer, tel örgü yıkılır, Hamza, birinci katta bulunan Çardaklı Kahve’den, Nacar Pazarı’nın içine düşer. Düşerken kafası nacarların önünde bulunan kütüğe çarpar. Kahvede bulunanlar Hamza’nın aşağıya düştüğünü görünce kaçarlar. Gece devriyesinde gezmekte olan bekçiler, onu boylu boyunca uzanmış görürler, sarhoş sanıp, kaldırıp evine getirirler. Annesine ”Bu çok sarhoş, bunu yatırın” derler. Annesi, oğlunun başını yastığa koyarken eline kan gelir. “Oğlumun kafası yarılmış, ne oldu, nerden düştü?” diye sorduğunda, Zaptiyeler “Herrane Kedosu’nun kahvesinden düşmüş” derler. Aradan iki üç saat geçtikten sonra Hamza ayılmaz, bunun üzerine hastaneye götürürler. Hamza kafası üzerine düştüğü için beyin kanaması geçirmiştir. Onu hemen ameliyata alırlar, fakat kafasındaki darbe ağır olduğu için kurtulamaz ve vefat eder.


Hamza Şenses’in Türkü ve Uzun Havalarının Hikâyesi

Hamza Şenses hayatı boyunca ayrılık, yokluk, evlat acısı gibi birçok sıkıntılar çekmiştir. Bu nedenle eserlerinin hemen hepsinin birer hüzünlü hikâyesi vardır. “Kışlalar doldu bugün” ve “Diyarbakır bu mudur” eserlerini ayrılık üzerine, “Urfa dağlarında gezdiğim çağlar” uzun havasını ise vurulup öldürülen dayısı Ali’nin üstüne, “Aşkın ne derin yâreler açtı” uzun havasını çocuk yaşta kaybettiği, çok sevdiği kızı Türkân için, “Adanalı esmer olur yan bakar” türküsünü de Adanalı bir arkadaşının üstüne bestelemiştir.


“Kışlalar Doldu Bugün” Türküsünün / Uzun Havasının Hikâyesi

Hamza Şenses’in kardeşi İbrahim, Diyarbakır’da askerdir. Eskiden askerlik süresi şimdiki gibi olmayıp 3-4 yıl sürer, savaş dönemlerinde daha fazla sürdüğü de olurdu. İşte, Hamza, uzun zamandan beri askerliğini yapmakta olan kardeşi İbrahim’i özlemiştir. Onu görmek için Diyarbakır’a gider ve kardeşinin askerlik yaptığı taburun nizamiyesine varır. Nizamiyede olan yetkililer “Kardeşiniz görevde, görüşmeye çağıramayız” derler. Uzak yoldan geldiğini, birkaç dakika bile olsa kardeşini görmek istediğini söylese de orada bulunanlar ”yasaktır” deyip kabul etmezler. Bunun üzerine tabur komutanıyla görüşmek istediğini söyler, zor bela tabur komutanıyla görüştürülür. Tabur komutanı babacan tavırlı birisidir. Onu iyi karşılar. Bunun üzerine Hamza Şenses, kendini tanıtır. Uzun yoldan geldiğini, kardeşini görmek istediğini söyler. Tabur komutanı da müziğe meraklıdır ve Hamza Şenses’in ismini önceden duymuştur. Bu nedenle kendisine çay, kahve ikram edip ağırlar. Kardeşi İbrahim’i odasına çağırtıp görüştürür.

Görüşme biterken Tabur komutanı Hamza Şenses’e, “Buraya kadar gelmişken bir gece yapalım” der. O da kabul edince, taburdakilere güzel bir gece yapılır. Hamza Şenses, kardeşi İbrahim’den ayrılmanın üzüntüsü ile o gecede;

Kışlalar doldu bugün
Doldu boşaldı bugün
Gel kardaş görüşelim
Ayrılık oldu bugün
Naçar eliden vah vah yâr yâr

Geceler yârim oldu
Ağlamak kârım oldu
Her dertten yıkılmazdım
Sebebim zalim oldu
Garib eliden vah vah yâr yâr

bestesini yapar ve orada bulunanlara okur. Çok sevilen bu eserini daha sonra plak yaparak ölümsüzleştirir.


“Diyarbakır Bu mudur” Türküsünün Hikâyesi

Urfalı Hamza Şenses’in ayrılık üzerine yaktığı en güzel türkülerinden biridir. Hamza Şenses, Urfa’nın meşhur ses sanatkarlarından biridir. Taş plak yapınca ünü bütün yurt çapına yayılır. Bunun üzerine esas mesleği olan keçeciliği bırakarak, artık ses sanatçılığı ile geçimini temin etmeye başlar. Urfa’da, Aynzeliha Gazinosu, Çardaklı Kahve gibi müzikli yerlerde çalışır. Zaman zaman da Gaziantep’e, Adana’ya gidip oradaki gazinolarda çalışır. Sık sık gittiği yerlerden biri de Diyarbakır’dır. Diyarbakırlılar Hamza Şenses’i çok sever. Diyarbakırlı meşhur ses sanatkârı Celal Güzelses de Hamza’nın en yakın arkadaşlarından biridir.

Hamza Şenses, davet üzerine birkaç gün çalışmak üzere Diyarbakır’a gider. Fakat ısrarlı talepler üzerine programını birkaç kez uzatır ve böylece uzunca bir süre Diyarbakır’da kalır.

Birkaç günlüğüne gidip, bir aydan fazla kalan Hamza’dan bir haber alamayan ailesi merak eder. Babasını çok seven kızı, babasına, hem özlemini hem de endişesini dile getiren bir mektup gönderir. Mektubunun sonuna da şu dörtlüğü yazar:

“Diyarbekir bu mudur, testi dolu su mudur, gittin ki tez gelesin, tez geldiğin bu mudur?”.

Hamza Şenses, kızının mektubunu ve sonundaki mısraları okuyunca, içine ayrılık ateşi düşer, eşine ve çocuklarına özlemini mısralara dökerek adeta kızına cevap verir. “Diyarbakır dört köşe, içinde billur şişe, Allah sabırlar versin, yarından ayrılmışa” Gurbette ayrılık hasreti ile kızının yazdığı ve kendisinin kızına karşılık yazdığı mısraları beste haline getirip daha sonra plağa okur. O günden bu güne bu türkü sevilerek söylenmektedir.


Diyarbekir bu mudur elleri kınalı
Desti dolu su mudur gözleri sürmeli
Gittin ki tez gelesin elleri kınalı
Tez geldiğin bu mudur elleri kınalı

Diyarbekir dört köşe elleri kınalı
İçinde billur şişe gözleri sürmeli
Allah sabırlar versin elleri kınalı
Yarinden ayrılmışa gözleri sürmeli


Not: “Kışlalar doldu bugün” ve “Diyarbekir bu mudur” türkülerinin hikayesi Abuzer Akbıyık tarafından, Hamza Şenses’in torunu Hamza Ece’den derlenmiştir.

Kaynak: Abuzer Akbıyık internet sitesi.


Hamza Şenses’in Plakları ve TRT Arşivindeki Eserleri

Adanalı esmer olur yan bakar

Adam ağladan oldum (TRT THM Rep no:5, der. Abuzer Akbıyık, Bakır Karadağlı)

Aşkın ne derin yâreler açtı ciğerimde (TRT THM Rep no: 49)

Aya bak yıldıza bak (Leylam leylam)

Ay doğar aşmak ister (Nazmiye Türküsü)

Diyarbakır bu mudur (TRT THM Rep no: 1761, der. Nida Tüfekçi)

Duman duman olmuş karşıki dağlar

Kız adın Fatma güzel

Kışlalar doldu bugün (Urfa beşiri hoyratı) (TRT THM Rep no: 287)

Mendil bağlarım yandan (Öpmeye de kıyamadım)

Nere gidim kardaş nerem var (TRT THM Rep no: 316)

Ne hoş olur mahpushane havası (Mahpushane Türküsü) (TRT THM Rep no: 312, der.Bakır Karadağlı)

Urfa dağlarında gezdiğim çağlar (Urfalı Ali Türküsü) (TRT THM Rep no: 362 der. Muzaffer Sarısözen)

Kırmızı gül goncasını


Hamza Şenses’in Albümleri:

Urfa'dan Üç Musıki Ustası (Kel Hamza Şenses, Mukim Tahir Oturan, Bekçi Bakır Yurtsever) (

Urfa Beşiri Hoyratı (Baba Zula / Mad Professor - Ruhani Oyun Havaları - Psychebelly Dance Music, 2003)

Siyah Zülfün Tellerine (U.H. Aşkın Ne Derin Yaralar Açtı) (Onur Şan - Dağlarına Kar Olurum Yar, 2005)

Kışlalar Doldu Bugün (Kel Hamza) (Neriman Altındağ-Tüfekçi - Kışlalar Doldu Bugün, 2006)


Konu: Kel Hamza Şenses kimdir? Hayatı, Albümleri, Şarkıları, müzik dinle, Halk Müziği türü müzikler

Kel Hamza Şenses Albümleri

Kel Hamza Şenses isimli sanatçının sitede kayıtlı 1 albümü bulunmaktadır. Aşağıda yer alan sekmelere tıklayarak albümler arasında gezinebilirsiniz. Favori şarkılarınızı müzik listenize eklemeyi unutmayın.

Şu an çalan şarkı:

Yorumlar