Türkiye'de; 1 Gazetecilere gazetecilik etiği; 2 Siyasetçilere siyaset etiği; 3 Akademisyenlere bilim etiği; 4 Hukukçulara hukuk etiği; 5 Hekimlere tıp etiği; 6 İş çevresine iş ahlakı gerekiyor. Fakat hepsinden önce, toplumun tümüne bir ahlâk eğitimi gerekiyor. Hem de acilen! 🌿

Bir toplum, acziyet içine düşer de, elaleme borçlu hale gelirse, mevcut kaynak ve değerlerini koruyamaz, işte öyle bir durumda başka toplumların her açıdan yağmasına, talanına uğrar. Sovyetlerin çöküşü sonrası Rusya, 90'larin ortasında Çin bu hâle düşmüştü. Tarihten ders almalı.

Doğru bilgi ve enformasyonun toplum açısından oynadığı hayati rolü, 17. yüzyıl ortalarında John Milton bir bakıma şu cümlelerle ortaya koyar: "Halkın gözüne mil çekenler, şimdi 'halk ne kadar kör' diye şikâyet ediyorlar."

Wikipediada "Muhammed" başlığında yazılan cümleye bakın; insan inanmayabilir fakat bir peygamber ve Kur'an hk. böyle yazılmaz; "Muhammed'in 610 yılından başlayarak, vefat ettiği yıl olan 632'ye kadar aldığını iddia ettiği vahiyler Kur'an'ı oluşturur." Devamı yorum kısmında ↓

Bir Allah'ın kulu da, Türkiye'ye doğru Suriye'den, Afganistan'dan akan göçmen, mülteci, sığınmacı, adına ne derseniz deyin, insanların makro küresel rekabetin bir parçası olarak, kıtalar arasında huzursuzluk ve bataklık noktaları oluşturmak için yapıldığını söylemedi.

Doğrunun ne olduğunu herkes bilir. Doğruyu eyleme dökebilmek aklın değil kalbin ve vicdanın hüneridir.