"Dışarısı kırbaç sesi,içimde bir torino atı." Bella Tar Nietzsche'nin, hayatının son zamanlarında Torino sokaklarında kırbaçlanan bir at görüp, boynuna sarılıp ağlaması ve tüm yaşadığı şeylerin üzerine ,bundan sonra kendine gelememesi. Üzgünüm ve öfkeliyim,kimi kime şikayet edeceğiz?

Bir tespit; SM'de masum hayvanlara karşı propaganda yapan, katliam ve zulmü savunan trollerin çoğunun profilinde Türk bayrağı kullanılıyor. Ahlaksızlıkta sınır tanımıyorlar. Alçaklıklarına Türk bayrağını alet ediyor, ülkesini seven insanları bayrağa düşman etmeyi amaçlıyorlar.

Bu ülkede candan ucuz bir şey yok! Ağacın, ormanın, suyun değeri yok İnsanın, hayvanın kıymeti yok Varsa yoksa talan Varsa yoksa zulüm, kahır İnsan, toplumun gözünün önünde çürüdüğünü, masum varlıkların binbir gadre uğrayıp yok olduğunu görüyor. Göz görüyor, gönül katlanmıyor.

Ormanlar, canlıların yuvası...

İnsanoğlunun en büyük eksikliği, evrimsel süreç boyunca kendini üstün görme yetisinde yatıyor. Diğer canlılarından üstün görme, doğadan üstün görme. Hani seni en önemli,ayrı kılan özelliğin düşünme yetindi.Yıllar boyunca neyi göremedin o yetiyle, nasıl düşündün?

Hayattaki her türlü seçimin,ne denli önemli olduğunu görebilmeli insan. Tek adam yönetiminin bizi getirdiği nokta açık. Bir ülkede, yasanın cezai yaptırımının yetersiz kaldığında neler olabileceğinin kanıtı. Caydırıcı unsur yoksa,sokakların geldiği hal belli, herkes ders çıkartmalı.