Sokrates: "İyi vatandaşlar arasında mı, yoksa kötü vatandaşlar arasında mı yaşamak daha iyidir? İyi insanlar komşularına iyilik, kötü insanlar ise kötülük etmez mi?" (s.26) Bu her toplumun başlıca meselesidir. İlk gruptakiler cenneti, ikincidekiler cehennemi yaşar. Fark budur.

Emre Bağce

Sokrates'ten herkese açık bir uyarı: "Ey dostum, büyük, güçlü ve bilge bir kentin yurttaşı olan sen, neden para, şan, şöhret biriktirmeye bu kadar çok önem veriyorsun da, bilgeliğe, hakikate ve ruhun en üst düzeyde gelişimine bu kadar az önem veriyorsun? Bundan utanmıyor musun?"

Atalarımız, "Dibi görünmeyen sudan geçme" veya "Dibi görünmeyen tastan su içme"; bir işe girişirken her yönünü iyice araştır derler. Bir bakıma başında, kurgusunda bulunmadığın, önünü-arkasını görmediğin şeylerin figüranı, piyonu olma denir. Kıymetini bilene, her devirde geçerli bir söz. 🌸

Toplumun büyük kısmı içinde yaşadığı olumsuz, yıkıcı, insanın karakterini, onur ve haysiyetini aşındıran ortama maalesef alışıyor. Hatta bu bataklığı seviyor, sürdürmek için elinden geleni ardına koymuyor. Belki buna üç beş müptezel önücülük ediyor, kitle de peşinde gidiyor.

Toplumun içine düştüğü girdaptan kurtulabilmesi için; 1) Mevcut siyaset anlayışının dışına çıkmak lazım. 2) Dürüst, ahlaklı, şaibesiz insanların "ben varım" demesi lazım. 3) Her görüşten ve meslekten dürüst, ahlaklı insanın bir araya gelip konuşması, el ele çözüm üretmesi lazım.

Canım ülkemizde; Biraz, dürüst, ahlaklı siyasetiçi olsaydı, Biraz, dürüst, gazetecilik ilkelerine uyan gazeteci olsaydı, Biraz, dürüst, topluma değer katan akademisyen olsaydı, Biraz, dürüst, yönetici, sanatçı, iş insanı, işçi, çiftçi, esnaf, vatandaş olsaydı; Ülke cennet olurdu.

Hâlimiz; Zayıf olduğunda sesini çıkarma, herkesin arasında kaybol. Biraz güçlü hissedersen bağır çağır, etrafı zorbala, herkesi kendin gibi olmaya zorla. Tüm zamanlarda toplumun kahir ekseriyeti (ezici çoğunluğu!) ve insan kalitemiz budur. Dikkat edin, kimsenin oyuncağı olmayın.